Boşanma Davası Dilekçesi Örneği 2023
İZMİR AİLE MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ'NE
Adli Yardım Taleplidir.
Koruma Tedbiri Taleplidir.
DAVACI : EDA .................... TCK NO: 00000000000
............................................... Torbalı -İZMİR
VEKİLİ : Av. Gizem Deren PINAR
(Adres Antettedir)
DAVALI : GÜLHAN ..................... TCK NO: 000000000000
............................Bayraklı - İZMİR
KONU : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle TMK m. 166 md.si uyarınca tarafların boşanma, nafaka, velayet, maddi ve manevi tazminat istemlerimizi içerir dilekçemizdir.
AÇIKLAMALAR :
1-) Müvekkil Eda ...................., davalı eşi Gülhan .................... ile 00.00.0000 arihinde evlenmiştir. Tarafların birlikteliklerinden 00.00.0000 doğumlu Ali .................... , 00.00.0000 doğumlu Su .................... ve 00.00.0000 doğumlu Lina .................... olmak üzere üç müşterek çocukları bulunmaktadır.
2-) Müvekkil ile davalı, 0000 yılının Haziran ayından itibaren birlikte yaşamaktadır. Müvekkil, ilk çocuğu Ali ....................'a hamileyken davalı yana defalarca resmi olarak nikah kıyılmasını istediğini belirtmiş; davalı yan ise buna yanaşmamıştır. Düğün yapma, resmi olarak nikah kıyılma ve ayrı ev tutma vaadiyle müvekkil sürekli olarak oyalanmış ve davalı yanın ailesinin yanında iki yıl boyunca yaşamaya zorlanmıştır. Davalı yan, ikinci çocukları doğduktan sonra müvekkil ile nikah yapılmasını kabul etmiş ve 00.00.0000 resmi olarak evlenmişlerdir. Fakat müvekkilin tüm taleplerine rağmen yine düğün yapılmamıştır.
3-) Davalı eş, mizaç bakımından çok zor, asabi bir kişilik yapısına sahiptir. Müvekkil ile birlikte aile konutu olarak yaşadıkları "............................................... Bayraklı - İZMİR" adresli evlerine ara sıra gelmekte, çoğu zaman dışarıda ya da annesinin evinde kalmaktadır.
4-) Davalı, ".......... ..............." isimli barın işletmecisidir. Davalının bu iş kolu sayesinde maddi durumu oldukça iyi olmasına rağmen evin giderlerine ve aile yaşamının getirdiği ortak ihtiyaçlara aynı oranda katkı sunmamaktadır. Davalı yan sürekli olarak borçlanmakta ve bu yüzden icra takibine taraf olmamak için kendi adına ev ya da araba sahibi olmamaktadır. Müvekkil bu sebeple ayrılmak istediğini beyan ettiğinde davalı yan müvekkile yönelik olarak "Sen bensiz bir hiçsin! Sen kimsin!" gibi ifadeler kullanmış ve defaatle hakaret etmiştir. Üstelik davalının kumar alışkanlığı da mevcuttur. Ekte sunulu ekran görüntülerinden de görüleceği üzere davalı yan kısa aralıklarla yüksek miktarlarda iddia oynamaktadır. Davalının kumar alışkanlığı ve sürekli borçlanmasının yanında müvekkile yönelik tehdit, hakaret içeren davranışları tüm aileyi darmadağın etmiştir. (Ek-2)
5-) Müvekkil, davalı ile evliliği öncesi ve evlendiği tarihten dava tarihine kadar sürekli olarak şiddet görmüştür. Her ortamda eşi tarafından aşağılanmış, küçük düşürülmüştür. Kumar alışkanlığı ve başka kadınlarla olan ilişkisi nedeniyle müvekkili çamaşır yıkama, ütü, bulaşık ve temizlik işlerini gören bir işçi olarak görmektedir. Ekte sunulu ekran görüntülerinden görüleceği üzere davalı yan, evlilik dışı birliktelik yaşadığı kadınların pek çoğunu telefonuna erkek isimleri ile, söz gelimi "Ali Abi, Ayhan ya da Can" gibi isimlerle kaydetmektedir. Müvekkil buna yönelik tepki gösterdiğinde ise hakaret, tehdit ve şiddetle karşılaşmıştır. (Ek-3)
6-) Müvekkil geçmiş dönemde davalının sürekli olarak "sevgili olarak" konuştuğu ve mesajlaştığı üçüncü şahıs Efsun ................... ile hatalı bir şekilde mesajlaşmış ve "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçundan cezalandırılmış; ilgili cezanın Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması kararı verilmiştir. Fakat mahkeme kararının gerekçesinde: "...Sanık Eda .................... 'ın, yaptığı araştırma sonucunda eşi olan tanık Gülhan ................. ile eşinin eski sevgilisi olan katılan Efsun .............'ın hala gönül birlikteliği yaşadığını, ilişkilerini devam ettirdiklerini öğrendiği durumu, yurt dışında yaşayan katılana anlatıp durumdan haberdar olduğunu bildirdiği, ve katılanın eşi Mesut ............... 'a da aksettirdiği, katılandan kocası ile ilişkisini bitirmesini istediği telefonda görüştüğü, mesajlaştığı bu nedenle taraflar arasında tartışma yaşandığı..." ibareleri yer almaktadır. Yani davalının müvekkili aldattığı, evlilik birliğine aykırı olarak başka kadınlarla görüşüp konuştuğu ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği hususu sabittir. İlgili dosyanın dosya arasına alınmasını talep ediyoruz.
7-) Davalının ceza hukuku anlamında çok fazla soruşturma ve kovuşturmaya dönmüş davası mevcuttur. Buna ilişkin olarak sayın mahkemenizce Uyap sorgusu yapılarak dosya arasına alınmasını talep ediyoruz. Davalı yanın taraf olduğu davalar devam ederken ve müvekkile yönelik olarak şiddet eylemleri mevcutken ilgili ceza dosyalarının infaz aşamasına gelmesi ve yeni bir dava nedeniyle ortaya çıkabilecek ceza tehdidi ile karşılaşmamak için müvekkile yönelik şiddetten son zamanlarda kaçınmaya çalışmış; fakat bu sefer de şiddet boyut değiştirerek ağır tehdit, hakaret ve kendini yaralamaya evrilmiştir. En son davalı yan, müvekkili yaralamak için üzerine yürümüş, fakat herhangi bir yaralama durumunda müvekkilin şikayetçi olacağı endişesiyle müşterek çocukların ve müvekkilin gözü önünde kendi yüzünü mermere vurmuş ve kendine ciddi derecede zarar vermiştir. Bu durum müşterek çocukların ve en başta da müvekkilin psikolojisini harap etmektedir. Öyle ki müşterek çocuklardan 0 yaşındaki Ali .................... parmak emmeye başlamış, bir hafta boyunca idrarını kaçırmıştır. Bu tip olaylar bir defa ile sınırlı kalmamış, defaatle devam etmiştir.
8-) Daha sonra sunulacak görüntülerden görüleceği üzere davalı yan evin içinde kendini asmaya ve intihar etmeye çalışmaktadır. Üç müşterek çocuğun ve müvekkilimin bu ve buna benzer olaylara şahit olduktan sonra hayatına normal şekilde devam etmesi beklenemez. Zira bu durum, davalı yanın psikolojik anlamda sağlıklı olmadığını göstermekle birlikte ,müşterek çocukların ve müvekkilimin de bir anlık sinir krizinde zarar görmesine yol açabilecektir. Açıkça belirtmek gerekirse hem müvekkilimin hem de müşterek çocukların can güvenlikleri yoktur.
9-) Geçmiş dönemde davalı yan müvekkili aşırı derecede yaralamış ve sağ gözünde ciddi derecede hasar oluşmasına sebep olmuştur. Bu gibi yaralamalar ne yazık ki müvekkilin yaşamında olağan hale gelmiştir. Müvekkil buna yönelik tepkisini ortaya koyduğunda sürekli olarak tehdit edilmekte ve hakarete uğramaktadır. Ekte sunulu fotoğraflardan görüldüğü üzere müvekkil ciddi derecede saldırı tehdidi altındadır.
10-) Müvekkil tarafımızın yönlendirmesiyle İçişleri Bakanlığı'nın uygulaması olarak KADES'i kullanmak zorunda kalmış, sürekli olarak uğrayabileceği şiddet endişesi içinde yaşamaya çalışmaktadır. Uzaklaştırma kararı müvekkilin ve müşterek çocukların can güvenliklerinin sağlanabilmesi için sığınabilecekleri son yasal sığınaktır. Devletin vatandaşlarına yönelik sorumluluğu, suçun işlenmesinden sonra gerekli yasal prosedürleri işletmek olduğu kadar suçun önlenmesine de yöneliktir. Bir canın değeri dünyada hiçbir meta ile karşılanamaz. O yüzden daha en baştan belirttiğimiz sebeplerle müvekkilin ve müşterek çocukların, sağlıklı şekilde düşünemeyen ve hareket edemeyen, tehdit unsuru olan davalı yanca zarar görmesi ihtimali çok açıktır. Yarın çok geç dememek için bugün sayın mahkemenizin önleyici tedbir olarak müvekkil lehine koruma ve davalının müşterek konuttan uzaklaştırılmasına karar vermesi gerekmektedir. Bu durum davalı yan aleyhine de bir durum değildir. Zira davalı yan müşterek konuta uğramamakta, sürekli olarak başka yerlerde kalmaktadır. Bu dilekçeyi yazdığımız 8 Mart Kadınlar Günü'nde bile pek çok kadın aile içi şiddete maruz kalırken en azından vekili olduğumuz müvekkilimizin haklarını ve can güvenliğini korumak maksadıyla sayın mahkemenizden ivedilikle davalının müşterek konuttan uzaklaştırılmasına ve müvekkilin korunmasına karar verilmesini talep ediyoruz.(EK-4)
11-) Davalı yan müşterek çocukları ile evlilik öncesi ve sonrası birlikteliklerinin tamamında müşterek çocukları ile hiç ilgilenmemektedir. Müşterek çocukların tümünün bakımını müvekkil tek başına üstlenmiştir. Boşanma süreci ve sonrasında müvekkil annesi ile birlikte yaşayacaktır. Davalı yan ise gerek mesleği gerekse ailesine bakış açısı gereği müşterek çocuklarla bugüne kadar ilgilenmediği gibi bundan sonra da ilgilenmeyecektir. Müşterek çocukların bu süreçten en az zararla çıkması için anneleri olan müvekkil ile birlikte kalması elzemdir. Zira çocuklar hem yakın bir tehdit altındadır; hem de kişisel bakım ve ihtiyaçları anneleri olan müvekkil tarafından pek ala giderilebilir niteliktedir.
12-) Davalının müşterek çocuklar ile ilgilenmemesi, müşterek çocukların bakımının müvekkilce en iyi şekilde yerine getirilmesi ve çocukların üstün yararı göz önünde bulundurulduğunda müşterek çocuk 0 yaşındaki Ali ....................’ın , 0 yaşındaki Su ....................’ın ve 0 aylık Lina ....................’ın geçici ve dava sonunda velayetinin davacı müvekkilimize verilmesini talep ederiz. Ayrıca müşterek çocukların bakım ve yararında kullanılmak üzere her biri için aylık 1.000,00-TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, söz konusu nafakanın kararın kesinleşmesinin ardından iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesini talep ederiz.
13-) Müvekkil ev hanımı olup herhangi bir gelire sahip değildir. Şu anda üç müşterek çocuğu ile birlikte yakınlarının yardımlarıyla geçimlerini sağlamaktadır. Bu nedenle dava süresince müvekkilim için 1.500,00-TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, işbu nafakanın dava sonunda karar tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına ve nafakanın süresiz olarak yürütülmesine karar verilmesini talep ediyoruz.
14-) İşbu evlilik ve evlilik öncesi birliktelik nedeniyle tüm yaşamı altüst olan ve maruz kaldığı ağır hakaretler ve diğer onur kırıcı davranışlar nedeniyle müvekkilim için ayrıca 30.000,0-TL maddi, 30.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 60.000,00-TL tazminat da talep etmekteyiz.
15-) Davalının yarattığı olaylar nedeniyle evlilik birliği temelinden sarsılmıştır. Birliğin yeniden kurulması olanaklı değildir. Evlilik birliğinin yürütülmesinde taraflar açısından yarar kalmadığı gibi kamusal yarar da kalmamıştır. Bu nedenle TMK 166 maddesi gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ediyoruz.
HUKUKİ DELİLLER :
1-) İzmir 00. Asliye Ceza Mahkemesi 0000/00 E. 0000/00 K. Sayılı kararı (Celbi talep olunur)
2-) Nüfus kayıtları
3-) Tarafların sosyal - ekonomik durum araştırmaları
4-) Whatsapp yazışma içerikleri
5-) Tanık beyanları (tanıklarımızın can güvenlikleri olmadığı için isim, soyisim ve adres bilgileri daha sonra bildirilecektir.)
6-) Pedagog incelemesi
7-) Yemin, isticvap ve her türlü yasal delil
SONUÇ VE İSTEM : Açıklamalar bölümünde arz ve izah olunan nedenlerle;
1-) Adli yardım talebimizin KABULÜNE,
2-) Gerek müvekkilimin gerekse müvekkilim ile birlikte yaşayan müşterek çocukların güvenliğinin ve esenliğinin sağlanmasını teminen 6284 Sayılı Kanun uyarınca şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmadığı nazara alınarak davalı nezdinde;
A. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-a maddesi uyarınca, müvekkilime karşı 6 aylığına şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunulmamasına,
B. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-c maddesi uyarınca "Fevzi Çakmak Mahallesi 26/2 Sokak No:12 Daire:1 Ayrancılar - Torbalı-İZMİR" adresinde bulunan müvekkilimin ikamet ettiği binaya 6 aylığına yaklaşılmamasına ve uzaklaştırılmasına,
C. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-d maddesi uyarınca, müvekkilimin yakınlarına, müşterek çocuklara ve tanıklara 6 aylığına yaklaşılmamasına,
D. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-e maddesi uyarınca, müvekkilimin eşyalarına 6 aylığına zarar verilmemesine,
E. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-f maddesi uyarınca, iletişim araçlarıyla veya sair surette müvekkilimin 6 aylığına rahatsız edilmemesine ve uygun görülecek başka tedbirlere ivedilikle KARAR VERİLMESİNE,
3-) Davanın KABULÜNE ve davalı yanın ağır kusurlu olması ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların BOŞANMALARINA,
4-) Müvekkil için aylık 1.500,00-TL tedbir nafakasına, boşanmadan sonra da işbu nafakanın yoksulluk nafakası olarak DEVAMINA, nafakanın süresiz olarak YÜRÜTÜLMESİNE, gelecek her yıllık dönemde kendiliğinden yasal artış oranında (TEFE/ÜFE) nafakaların ARTIRILMASINA,
5-) Müşterek çocuk 0 yaşındaki Ali ....................’ın , 0 yaşındaki Su ....................’ın ve 0 aylık Lina ....................’ın geçici ve dava sonunda velayetlerinin davacı müvekkilimize VERİLMESİNE,
6-) Müşterek çocuk Ali ...................., 0 yaşındaki Su .................... ve 0 aylık Lina .................... lehine her biri için aylık 1.000,00-TL tedbir nafakasına HÜKMEDİLMESİNE, söz konusu nafakanın kararın kesinleşmesinin ardından iştirak nafakası olarak DEVAMINA, gelecek her yıllık dönemde kendiliğinden yasal artış oranında (TEFE/ÜFE) nafakaların ARTIRILMASINA,
7-) Dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müvekkil lehine 30.000,00-TL maddi, 30.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 60.000,00-TL tazminata HÜKMEDİLMESİNE,
8-) Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana YÜKLETİLMESİNE KARAR VERİLMESİNİ saygılarımla arz ve talep ederim. 08.03.2023
Davacı Eda ....................
Vekili
Av. Gizem Deren PINAR
EK-1: Onanmış Vekaletname Örneği
EK-2: Kumar oynandığına ilişkin ekrangörüntüleri
EK-3: Ekran görüntüleri
EK-4: Şiddete ilişkin fotoğraflar