Sınır Dışı Kararına İtiraz Davası

Mülteci ve Göçmen nüfusu ile yaşamanın artık bir realite olduğu ülkemizde çeşitli nedenlerle ülkeden sınır dışı edilen, buna ilişkin idari karar verilen kişilerin ülkede kalmalarını sağlayabilmek ve sınır dışı kararını kaldırmak için yapılması gereken hukuki iş ve işlemler vardır. İzmir İdare Avukatları olarak sınır dışı kararlarına karşı yapılması gerekenleri madde madde yazıyor, buna ilişkin örnek dava dilekçesi metnini sunuyoruz.


 

Sınır Dışı Kararı Nedir?
Sınır dışı kararı, valiliklerce bir yabancı hakkında tesis edilen idari işlemdir. Bu idari işlem tek taraflıdır. Buna göre valilik sınır dışı kararını verir ve uygulanması için ilgili birimleri görevlendirir. Ülke sathı içinde herhangi bir cezai ya da idari soruşturma ya da kovuşturmaya taraf olan kişiler hakkında valiliklerce sınır dışı kararı verilerek kişinin ülkedne çıkarılması amaçlanmaktadır.


 

Sınır Dışı Kararına İtiraz Edilebilir Mi?
Valiliğin tesis ettiği sınır dışı kararına karşı 7 gün içinde itiraz edilmesi mümkündür.


 

Sınır Dışı Kararına Nasıl İtiraz Edilir?
İlgili sınır dışı kararı, bir idari işlem olduğu için kararın tebliğinden itibaren 7 gün içinde valiliğin bulundu il idare mahkemesine iptal davası açılarak sınır dışı kararına itiraz etmek mümkündür. Fakat çoğu zaman sınır dışı kararları tebliğ edilmediği için mahkemeler 7 günlük süreyi dava şartı sebebi saymamaktadır.


 


 

Sınır Dışı Kararı Dava Dilekçesi Örneği 2021


 

İZMİR NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞI’NA

-Yürütmenin Durdurulması Taleplidir-

DAVACI : 
(Pasaport No:…)

VEKİLİ : Avukat Gizem Deren PINAR
1593/1 Sok. No:63 D:32 Adalet Mah. Bayraklı – İZMİR
Tel: 0 507 254 66 93


 

DAVALI :İzmirValiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğü


KONU : Valilikçe tanzim edilen 20.09.2021 tarihli 5269 sayılı sınır dışı etme kararının öncelikle yürütmesinin durdurulması, akabinde iptali isteminden ibarettir.

TEBLİĞ TARİHİ : 28.09.2021

 

AÇIKLAMALAR :

Müvekkil, Türkiye’ye yasal bir şekilde giriş yapmıştır. Türkiye’de eğitimcilik işi ile uğraşmaktadır. Müvekkil …. isimli kişiye hiçbir şekilde hakaret ve tehdit etmemesine rağmen ceza dosyasında müşteki olarak bulunan kişi müvekkilimizin kendisine hakaret ettiğini ve tehdit ettiği yönünde şikayetçi olmuştur. Müvekkilimiz 3 gün karakolda kalmasının ardından Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’ne getirilerek idari gözetim altına alınmış ve hakkında sınır dışı kararı tesis edilmiştir.

Müvekkil …. isimli kişiye kesinlikle hakaret ve tehdit etmemiştir. Aksine müvekkil … isimli kişi tarafından tehdit edilmiştir. Ayrıca müvekkil hakaret ve tehdit suçunu işlemediğini karakolda verdiği ifadesinde de açıkça belirtmiştir.

Ceza soruşturmasının ve yargılamasının sonucu beklenmeksizin, müvekkilimizin işlemediği bir suçtan dolayı hakkında sınırdışı kararı verilmesi insan hakkı ihlali oluşturmaktadır. Zira müvekkilin savunma hakkı elinden alınmış, lehine delil sunma, müdafi yardımından yararlanma haklarını kullanabilmesi mümkün kılınmamıştır. Bu şekilde yargısız infaz yapılarak müvekkilimiz hakkında idari gözetim tedbiri uygulanarak sınır dışı edilmiştir. Bu husus AİHS madde 6/3 gereğince adil yargılanma hakkının da ihlalini oluşturur.

Müvekkilin üzerine atılı suçlamayı kabul etmemekle birlikte böyle bir durumun olduğu düşünülse dahi hakaret suçunun kamu düzeni açısından tehdit oluşturabilmesi mümkün olmayacağı ve müvekkilimiz hakkında sınır dışı kararı tesis edilmesinde ve idari gözetim altına alınmasında herhangi bir yarar olmadığı da açıkça ortadadır

Öte yandan, müvekkilin …. ülkesinde bakmakla yükümlü olduğu ailesi mevcuttur. Türkiye’de kazanç elde ederek …..’daki yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekmektedir. Bu sebeple bütün bu hususlar da göz önüne alınarak müvekkilimiz hakkında sınır dışı edilmesi yönünde verilen kararın İPTALİNİ talep ederiz.

İnsan haklarına saygılı devletler, temel bireysel hak ve özgürlükleri derinden etkileyen sınırdışı etme kararlarını alırken ve bunları uygularken uluslararası hukuka ve uluslararası hukukun dayanağı olan evrensel standartlara uygun hareket ederler. Bu bağlamda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90/V. maddesine 2004 yılında eklenen hükmü dikkate aldığımızda, Türkiye’de sınırdışı etme kararı uygulanırken sınırdışı etmeye ilişkin temel iç hukuk düzenlemelerinin yanı sıra başta Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini Ek Protokolleri ve bunların uygulayıcısı olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarını da dikkate almak mecburiyeti söz konusudur.

Devam eden söz konusu soruşturmanın akıbetinin sorulması gerekmektedir. Hal böyle iken müvekkilimizin kamu düzeni için tehdit oluşturabilmesi mümkün değildir. Öte yandan tüm dosya kapsamında müvekkilimizin tehdit ve hakarette bulunduğuna dair herhangi bir delil bulunmamaktadır. Hakaret ve tehdit yönünden devam eden soruşturmanın akıbeti beklenmeden, müvekkilimizin suçlu olduğu henüz sabit değilken ve müvekkilimiz hakkında varsayımlara dayalı olarak hiçbir somut olgu mevcut değilken hukuka aykırı bir şekilde sınır etme kararı tanzim edilmiştir.

Öte yandan müvekkilin tam olarak hangi eylemleri ile kamu güvenliği, kamu düzeni veya kamu sağlığı için tehdit oluşturduğu da somut bir şekilde ortaya konamamıştır. Müvekkilin kamu güvenliğini ve düzenini tehlikeye sokan herhangi bir davranışı söz konusu değildir. Bununla birlikte müvekkilin yapılan sağlık muayenesinde kamu sağlığını tehlikeye sokacak bulaşıcı bir hastalık da tespit edilmemiştir. Hal böyle iken müvekkilimizin sınırdışı edilmesi hukuka aykırıdır. Ancak, müvekkil hakkında gerçeğe aykırı ve soyut bir isnada ve varsayıma dayanılarak idari işlem tesis edilmiştir. Bu idari işlem müvekkilimin mağduriyetine neden olmaktadır.

Tüm dosya kapsamından görüleceği üzere müvekkilimiz hiçbir ilgi ve alakası yokken hakaret ve tehditle suçlanmış, bu hususta kendisine savunma hakkı verilmemiş, lehine olan delilleri sunma, müdafi yardımından yararlanma hakkı elinden alınmıştır. Henüz suçlu çıkacağı kesin olmayan bir dosyada masumiyet karinesi göz ardı edilerek kendisini savunamadan hakkında sınır dışı kararı tesis edilmiştir. Tüm bu sebeple Valilikçe tanzim edilen 20.09.2021 tarihli 5269 sayılı sınır dışı etme kararının iptali amacıyla sayın mahkemenize başvurmak zorunluluğu hasıl olmuştur.

DELİLLER Müvekkile ait Harmandalı Geri Gönderme Merkezi Dosyası, Müvekkilin kollukta verdiği ifadesi, Müvekkil hakkında tehdit ve hakaret yönünden başlatılan soruşturma dosyası ve her türlü yasal delil.

SONUÇ ve İSTEM : Açıklamalar bölümünde arz ile izah edilen ve sayın mahkemenizce nazara alınacak sair nedenlerle müvekkil hakkında hukuka aykırı bir şekilde İzmir Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından tesis edilen 20.09./2021 tarihli 5269 sayılı sınır dışı kararının öncelikle yürütmesinin durdurulmasına, akabinde ilgili kararın iptaline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.


 


 

Davacı Vekili
Avukat Gizem Deren PINAR

Yorumlar

Bir Yorum Yazın