Boşanma Davasında Tazminat – İzmir Boşanma Avukatı

İzmir Boşanma Avukatı Kavramı



İzmir Boşanma Avukatı, genel olarak boşanma davası açmak isteyen veya aleyhine boşanma davası açılan vatandaşların davaya taraf olarak cevap vermek istedikleri bir durumla karşılaştıklarında söz konusu olan bir kavramdır. Dolayısıyla bu arayışta olan vatandaşlarımızın sorularına yanıt verebilmek adına sadece "Tazminat" konusu ile alakalı olarak bu makaleyi yazma gereği duyduk. Doğal olarak da İzmir Boşanma Avukatı gibi bir sıfat altında çalışan meslektaşlarımız açısından da yol gösterici olmasını ümit ediyoruz.

İzmir En İyi Boşanma Avukatı Kim?



Müvekkillerimizden sık sık duyduğumuz, haber aldığımız üzere bazı meslektaşlarımızın diğerlerine kıyasla "en iyi" ya da "en başarılı" gibi sıfatlarla ayrıştırılmaya çalışıldığını gözlemlemekteyiz. Bu sıfatın gerekçesi ise çoğu zaman sunulamamaktadır.

Bize göre İzmirin En İyi Boşanma Avukatı, lehine sonuçlanan dava sayısından çok, aldığı davayı hakkıyla yürüten, müvekkilleri ile sıkı bir iletişimde olan, hukuki takip ve desteği muntazaman devam ettiren ve en önemli mesai harcamayacağı bir davayı almayacak tevazuya ve dürüstlüğe sahip meslektaşlardır.

Çekişmeli Boşanma Davası Nedir?



Türk Medeni Kanunu'nda "Çekişmeli Boşanma Davası" gibi bir kavram yer almamaktadır. Bu kavram, yıllar içinde yargı sürecinin getirdiği ve hukuk literatürüne yerleşmiş bir kavramdır. Türk Medeni Kanun'da temel olarak iki çeşit boşanma davası türü mevcuttur: Bunlardan biri eşlerin birbirleri ile anlaşarak boşanmaları ve eşlerin birbirleri ile anlaşamayarak birbirlerine kusur izafe etmeleri; yani "çekişme" yaratmaları durumudur. Dolayısıyla Çekişmeli Boşanma Davasını eşlerini karşı tarafı daha kusurlu olduğu yönünde mahkum ettirmeye yönelik bir dava türü olarak tanımlamak mümkündür.

Özel Boşanma Sebepleri



Kanunda özel boşanma sebeplerinin varlığı halinde, diğer eşin herhangi bir kusur araştırmasına girilmeksizin boşanma kararı verilebilmektedir. Bunun nedeni, bu tür boşanma sebeplerinin varlığının kanıtlanmasının boşanma için yeterli olmasıdır. Bunlar;

1-) Zina

2-) Hayata kast veya pek kötü ya da onur kırıcı davranış

3-) Küçük düşürücü suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme

4-) Terk

5-) Akıl hastalığı

Genel Boşanma Sebepleri



Genel boşanma sebepleri ise, birden fazla olarak addedilmesine rağmen aslında tektir ve teker teker sayılmamıştır. Bu kavram biraz karışık gelmiş olabilir. Hemen açıklayalım. Kanunda genel boşanma sebebi olarak sayılan tek durum evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesidir. Evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesi, her evli birey için farklı nedenlere bağlı olarak gelişmiş olabilir. Kamuoyunca sıkça yer aldığı üzere kayınvalidesini ziyaret etmemek, sürekli alkol almak bunlardan yalnızca biridir. Fakat bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Gelişen aile düzeni çerçevesinde her geçen gün yeni gelişmeler ve yeni sorunlar doğabilmektedir. Dolayısıyla genel boşanma sebepleri çerçevesinde her evliliğe özel başkaca sebeplerin doğması da mümkündür. Bunların boşanma sebebi olarak sayılıp sayılmaması ise mahkemelerin kararlarında netleşecektir.

Manevi ve Maddi Tazminat Nedir?



Maddi tazminat, Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesine göre evlilik birliğinin sona ermesine müteakip daha az kusurlu olan eşin daha fazla kusurlu olan eşten talep ettiği tazminat türüdür.

Manevi tazminat, Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesine göre evlilik birliğinin sona ermesine neden olan daha fazla kusurlu eşin, daha az kusurlu olan eşin kişilik haklarının saldırıya uğramasına neden olan olaylar nedeniyle ödenmesi gereken tazminat türüdür.

Manevi Tazminatın Şartları Nelerdir?



1-) Lehine tazminata hükmedilen taraf, diğer eşe oranla "daha az kusurlu" olmalıdır.

2-) Aleyhine tazminat hükmedilen taraf diğer eşe oranla "daha fazla kusurlu" olmalıdır.

3-) Lehine tazminat hükmedilen eşin zarara uğraması gereklidir. Örneğin kişilik hakları zarara uğramış olmalıdır.

4-) Dava dilekçesinde mutlaka talep edilmelidir. Hakim kendiliğinden talep edemez.

5-) Dava boşanma ile sonuçlanmalıdır. Boşanma kararının verilmediği davalarda tazminata hükmedilemez.

Boşanmada Tazminatı Kim İsteyebilir?



Boşanma davasında kural olarak tazminat, boşanma kararına bağlı fer'i bir alacak niteliğindedir. Boşanmak isteyen eşlerden biri, özel boşanma sebeplerine dayalı olarak boşanma sebebini kanıtladığı takdirde boşanma kararı verilecek ve ek olarak talep etmişse lehine tazminat kararı verilebilecektir.

Genel boşanma sebepleri açısından ise diğer eşin daha fazla kusurlu olduğunu kanıtlayan eş, hem boşanma kararı alacak; hem de talep etmişse manevi tazminat hakkına kavuşacaktır. Doğal olarak manevi tazminatı talep hakkı, her iki eşe de tanınmış olmakla birlikte yargılama sürecinin sonunda daha az kusurlu olan eş lehine sonuç verecektir.

Boşanma Davasında Tazminat Nasıl Hesaplanır?



Aile ve Evlilik kurumuna ilişkin genel toplum kuralları

İki tarafın evlilik birliği iindeki durumları

Kişilerin evi, arabası ve gelir durumu

Boşanma sonucu eşlerden birinin yoksulluk durumuna düşme tehlikesi

Eşe uygulanan şiddet ya da küçük düşürücü davranış vd.

Boşanma Davasında Maddi ve Manevi Tazminat Yargıtay Kararları



“….toplanan delillerden davacı tanıklarının beyanlarında geçen şiddet olayı sonrası tarafların bir araya gelerek uzun süre birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır. Bu dönemde davalıdan kaynaklanan ve davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eden yeni bir olayın varlığı da kanıtlanamamıştır….manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.” (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 17.10.2011 tarihli ilamına göre(2011/17102E.)

"...Somut olayda, 1979 yılından beri evli olan ve yetişkin iki çocukları bulanan taraflardan davalı kocanın genç yaştaki sekreteri ile ilişkiye girerek evini terk etmesinin, evlilik birliği devam ederken başka bir kadından çocuk sahibi olmasının, bu durumun her ikisi de öğretmen olan ve eğitim camiasında tanınan çiftin çevrelerince duyulmuş olmasının ve sadakatsiz davranışların uzun yıllar boyunca devam etmiş olmasının TMK’nun 174/2. maddesi anlamında kadının kişilik haklarına saldırı oluşturacağı her türlü duraksamadan uzak olup, davacının yaşadığı olayların ve aldatılmış olmanın verdiği üzüntü ve utanç duygusu nedeniyle ruhsal dengesinin bozulduğu, sosyal çevresinde onur kırıklığı yaşadığı açıktır. Bu durumda, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, yaşam koşulları ve paranın alım gücü de dikkate alındığında, yerel mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerinde ve dosya kapsamına uygundur." (Hukuk Genel Kurulu 2014/936 E. 2016/597 K. )

"...Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu kabul edilerek taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulüyle tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, tarafların eşit kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Boşanma sebebiyle maddi-manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması gerekmektedir. Eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemez. Hal böyle iken mahkemece erkeğin ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine göre kadının maddi ve manevi tazminat ( TMK m.174/1-2 ) isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir." (YARGITAY2. HUKUK DAİRESİ E. 2017/4456 K. 2017/10940 T. 11.10.2017)